MOSSAD’ın Gazeteci ve Savcılara Baskısı

İbranice yayın yapan Haaretz gazetesi, Mossad’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcısı Fatou Bensouda’yı takibiyle ilgili bir soruşturmayı yayınlamaması için araştırmacı gazetecilerinden birine yapılan baskıyı ortaya çıkardı. Haaretz’in araştırmacı gazetecisi Gur Megiddo sessizliğini bozdu ve iki yıl önce soruşturmayı gazetede yayınlamaya karar vermesi halinde İsrail’deki üst düzey yetkililer tarafından maruz kaldığı güvenlik baskıları ve tehditlerin ayrıntılarını ilk kez yayınladı. Gazete, Mayıs 2022’de üst düzey bir istihbarat yetkilisinin gazeteci Megiddo’yu çağırarak soruşturmayı yayınlamaya karar vermesi ve hatta dış medya kuruluşlarına sızdırması halinde sorgu odalarında ve “İsrail ” hapishanelerinde korkunç sonuçlarla tehdit etmesinin ardından soruşturmayı yayınlamasının engellendiğini söyledi. Megiddo, gazeteye konuşan kaynaklara göre, birkaç ay süren soruşturma sırasında, eski Mossad şefinin 2019’da Kongo’ya yaptığı üç ziyarette ne aradığına ilişkin bir soruya, şüpheli operasyona da dahil olan milyarder Dan Gertler ile cevap aradığını ve Gertler’in Cohen’in Afrika ülkesine uçması için özel jetini bile hazırladığını kaydetti. Çeşitli kaynaklara göre Gertler ve Cohen, İsrail’e karşı harekete geçtiği için UCM savcısını işe almayı ya da şantaj yapmayı amaçlayan bir operasyonun parçası olarak Kabila ile görüşmeye gitti. Gazeteci, 2022 yılının başında, eski savcıyla onu tanıyan üçüncü bir şahıs aracılığıyla temas kurmaya çalıştığını belirtti. Bensouda hiçbir zaman cevap vermedi. Mayıs 2022’de Megiddo, Cohen’in Kongo’ya yaptığı gezilerin önemli noktalarını, eski Mossad şefinin oradaki yetkililerle yaşadığı sıkıntıları ve ülkeden sınır dışı edilme şartlarını haberleştirirken, gezilerin savcıya şantaj yapma ya da savcıyı devşirme ve Lahey’deki yargılamaları sekteye uğratma operasyonunun bir parçası olduğu gerçeğinin atlandığını vurguladı.

Devam etti: “Günlerce uğraştıktan sonra, hikayeyi yayınlamak istediğimde telefonum çaldı ve hattın diğer ucunda üst düzey bir İsrail güvenlik yetkilisinin sesi vardı: ‘Yarın beni görmeye gelebilir misin? “Üst düzey yetkilinin ofisinin girişinde, konuşmayı kaydetmemi engellemek için cep telefonumu bırakmam istendi ve odada farklı bir “İsrail” güvenlik kurumundan başka bir üst düzey yetkili beni bekliyordu.” Konuşma şu sözlerle başladı: “Savcı hakkında bilginiz olduğunu anlıyoruz.” Kibar bir konuşmaydı, kibar bir tehditti, ses tonu sakindi, muhteva çok daha az sakindi, hikayeyi yayınlarsam sonuçlarına katlanacağım ve “İsrail” güvenlik yetkililerinin sorgu odalarını içeriden tanıyacağım bana açıkça ifade edildi. Devam etti: “Zararı güvenlikle ilgili olmayan, aksine doğal olan bilgilerin yayınlanmasını engellemek için güvenlik yetkilerinin kullanılmasına karşı çıktım, ama boşuna.” “Sonunda bana, yabancı medyayı kastederek ‘yurtdışındaki dostlarımla’ bu bilgiyi paylaşmamın bile aynı sonuçlara yol açacağı açıklandı. Megiddo, iki yıl sonra hükümetin susturma çabalarının çifte ahmaklık olduğunun ortaya çıktığını belirtti: soruşturma bir “İsrail” gazetesinde ifşa edilmek yerine, şimdi küresel tirajı olan bir gazetede yer aldı ve hikayeyle barış zamanında uğraşmak yerine, şimdi savaşın ortasında uğraşmak zorunda kaldı. Bu hafta İngiliz The Guardian gazetesi, dönemin Mossad şefi Yossi Cohen’in, işgal altındaki topraklarda işlenen savaş suçlarıyla ilgili soruşturma başlattığını duyurmasının ardından dönemin UCM savcısı Fatou Bensouda’yı engellemeye, tehdit etmeye ve işe almaya çalıştığını ortaya çıkardı. Megiddo, siyasi bir tsunaminin ortasında gerçekleştiği için zamanlamanın daha kötü olamayacağını açıkladı. Bensouda’nın yerine geçen mevcut UCM savcısı Khan’ın Netanyahu ve Gallant hakkında Gazze’de savaş hukukunu ihlal ettikleri gerekçesiyle yeni bir karar çıkarmasından bir hafta sonra.  “İsrail’in ihtiyacı olan tek şey savcının iddialar listesine adaletin idaresine karşı işlenen suçları da eklemesi ve bu pekala gerçekleşebilir” dedi.

Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu

31/05/2024 Üsküdar

Arapça Metin İçin:👇

https://shehabnews.com/p/136854