Kalıcı Barışın Önündeki En Ciddi Engel: İsrail’in “Arz-ı Mev‘ûd” Hayalidir.
1. Tez: Büyük İsrail Hayali Sürdükçe Kalıcı Barış Mümkün Değildir
İsrail siyaseti, kurulduğu 1948’den bu yana Filistin topraklarını parça parça yutmaya yönelmiştir. “Arz-ı Mev‘ûd” veya “Büyük İsrail” hayali, aşırı siyonist çevreler için kutsal bir hedef olarak canlılığını korumaktadır. Bu anlayış terk edilmedikçe, iki devletli çözüm ve kalıcı barış, imkân ve ihtimal dairesine girmeyecektir.
2. Delil: İsrail Siyasetinde İlhak İradesi
- İsrail Parlamentosu, 2024 yılında Filistin devletini tanımayı reddeden bir kararı ezici çoğunlukla kabul etti.
- Aşırı sağcı bakanlar (Smotrich, Ben-Gvir) açıkça “Filistin halkı yoktur” diyerek barışın imkânsızlığını kendi ağızlarıyla ilan ettiler.
- 2025’te Batı Şeria’nın “İsrail egemenliğine” katılması yönünde açıklamalar yapıldı ve uluslararası camianın şiddetli kınamalarına rağmen geri adım atılmadı.
Bu gelişmeler, İsrail’in ilhakçı ve işgalci çizgiden dönmediğini açıkça göstermektedir.
3. Delil: İsrail’in Güce Dayalı Anlayışı
• 7 Ekim 2023 eylemi, İsrail istihbaratı ve sınır savunmasında ağır zaaflar olduğunu ortaya koydu; Re’im’deki Gaza Tümeni karargâhı dâhil bazı askerî tesislere sızmalar yaşandı. Resmî/yarı resmî incelemeler, tehdit algısındaki hataları açığa çıkardı. Ancak “istihbarat merkezlerine girilip gizli planların ele geçirilmesi” iddiası kamuya açık, güvenilir kaynaklardan teyitli edilemedi, doğrulanabilen kısım, karargâh ve üs baskınları ile ciddi doktrin/erken uyarı hatalarıdır.
• “Demir Kubbe” efsanesi, yoğun saldırılar karşısında delik deşik olmasa da aşılmış; İsrail’in güvenlik dokunulmazlığı kökten sarsılmıştır.
• Hamas’ın sınırlı imkânlarla bile bu derece başarılı bir baskın gerçekleştirmesi, İsrail’in sadece güçten anladığını ve bu gücün de artık sorgulanır hale geldiğini göstermektedir.
4. Delil: Uluslararası Alanda İtibar Kaybı
- Uluslararası Adalet Divanı, İsrail’e karşı geçici tedbirler kararı almıştır.
- Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarmıştır.
- Dünyanın birçok ülkesinde İsrail, artık zulüm ve hukuk tanımazlıkla özdeşleşmiş, nefretin odağı hâline gelmiştir.
5. Sonuç: Yakın Vadede Çöküş Değil, Ama Derin Kriz
Bütün bu gelişmeler, İsrail’in kısa vadede “yok olacağı” anlamına gelmeyebilir. Zira hâlen ABD’nin askerî desteği, teknolojik gücü ve mahalli ittifaklarla ayakta tutulmaya çalışılıyor. Ancak;
- İtibar kaybı,
- Hukuki baskılar,
- İç siyasette parçalanma,
- Ekonomik yıpranma,
İsrail’in uzun vadeli yıkılma seyrini kırılgan hâle getirmektedir.
6. Davet ve İbret
Bugün bütün Müslümanlar şunu bilmektedir: İsrail’in barış dilinden değil, zulüm ve işgal anlayışından besleniyor. Bu yüzden kalıcı barışın yolu, siyonist hayallerin terk edilmesinden, adalet ve hakkaniyet esaslı bir sistemin kurulmasından geçmektedir. Bunun ne kadar mümkün olduğunu da ancak zaman bize gösterecektir.
Hazırlayan: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
19.08.2025 OF
ترجمة من التركية إلى العربية: 👇
العقبة الأخطر أمام السلام الدائم: وَهْمُ إسرائيل بـ”أرض الميعاد”
١. الأطروحة: ما دام حلم “إسرائيل الكبرى” قائماً، فالسلام الدائم مستحيل
منذ تأسيس الكيان الإسرائيلي سنة 1948، تسير سياسته في اتجاه ابتلاع الأرض الفلسطينية جزءاً بعد جزء. إن حلم “أرض الميعاد” أو “إسرائيل الكبرى” ما زال حيّاً في وجدان الدوائر الصهيونية المتطرفة باعتباره هدفاً مقدساً. وما لم يُتخلَّ عن هذا الفهم، فلن يدخل حلّ الدولتين ولا السلام الدائم في دائرة الإمكان أو الاحتمال.
٢. الدليل: إرادة الضم في السياسة الإسرائيلية
• صوّت الكنيست الإسرائيلي سنة 2024 بأغلبية ساحقة على رفض الاعتراف بدولة فلسطينية.
• وزراء اليمين المتطرف (سموتريتش، بن غفير) أعلنوا صراحة: “لا وجود للشعب الفلسطيني”، مُقرّين بألسنتهم باستحالة السلام.
• في عام 2025، صدرت تصريحات عن ضمّ الضفة الغربية إلى “السيادة الإسرائيلية”، ورغم الإدانات الدولية العنيفة، لم تتراجع الحكومة.
تُظهر هذه التطورات بوضوح أنّ إسرائيل لم تتخلَّ عن خطها الضمّي والاحتلالي.
٣. الدليل: الفهم الإسرائيلي القائم على القوة
إنّ عملية 7 تشرين الأول/أكتوبر 2023 كشفت عن ثغرات جسيمة في أجهزة الاستخبارات والدفاع الحدودي الإسرائيلي؛ حيث وقعت اختراقات لبعض المنشآت العسكرية بما فيها مقر فرقة غزّة في رعيم. وقد أظهرت التحقيقات الرسمية وشبه الرسمية أخطاء فادحة في تقدير التهديد. غير أنّ الادعاء المتعلق بـ “اقتحام مراكز الاستخبارات والحصول على خطط سرّية” لم يُؤكَّد من مصادر علنية موثوقة، أمّا الجزء المثبت فهو اقتحام المقرّات والقواعد العسكرية وما نجم عنه من أخطاء خطيرة في العقيدة والإنذار المبكر.
لقد تزعزعت أسطورة “القبة الحديدية”، إذ لم تُثقب تماماً تحت وطأة الهجمات الكثيفة، لكنها اختُرقت بشكل واضح، فانهار بذلك الأساس الذي كانت تُبنى عليه حصانة الأمن الإسرائيلي.
إنّ تمكّن حركة حماس من تنفيذ هجوم مباغت بهذا القدر من النجاح، رغم إمكاناتها المحدودة، يثبت أنّ إسرائيل لا تفهم إلا لغة القوة، وأن هذه القوة ذاتها باتت محلّ تساؤل وتشكيك.
٤. الدليل: فقدان المكانة على الصعيد الدولي
• محكمة العدل الدولية أصدرت تدابير مؤقتة ضد إسرائيل.
• المحكمة الجنائية الدولية أصدرت مذكرة توقيف بحق نتنياهو وغانت.
• في كثير من بلدان العالم، أصبحت إسرائيل مرادفةً للظلم وإنكار القانون، وغدت بؤرة للكراهية والنقمة.
٥. النتيجة: ليس انهياراً قريباً، بل أزمة عميقة
كل هذه التطورات قد لا تعني أن إسرائيل ستزول في المدى القريب؛ إذ لا تزال قائمة على:
• الدعم العسكري الأمريكي،
• قوتها التكنولوجية،
• تحالفات إقليمية.
غير أنّ:
• فقدان السمعة،
• الضغوط القانونية،
• التمزق الداخلي،
• التآكل الاقتصادي،
جعلت مسارها البعيد هشّاً وقابلاً للانكسار.
٦. الدعوة والعبرة
اليوم، يدرك جميع المسلمين أن إسرائيل لا تتغذى من لغة السلام، بل من نهج الاحتلال والعدوان. ومن ثمّ فإن طريق السلام الدائم لا يكون إلا بالتخلي عن الأوهام الصهيونية، وإقامة نظام يقوم على العدل والإنصاف. ويبقى الزمن وحده كفيلاً بكشف مدى إمكان تحقق ذلك.
إعداد: أحمد ضياء إبراهيم أوغلو
19/08/2025 – أوف