Peygamberimizin (sav) Basra İle İlgili Gaybî Haberleri ..
Gaybî Haberler: Allah Resûlü’nün (s.a.v) Bildirdiği Gelecek Olaylar
Enes bin Mâlik -radıyallahu anh- şöyle rivayet etmiştir:
Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:
“Ey Enes! İnsanlar ileride şehirler kuracaklar. Onlardan bir belde vardır ki, adına Basra (yahut Basîra) denilir. Eğer oraya uğrarsan ya da içine girersen, sakın ha tuzlu ve çorak arazisinden, ‘Kilâ’ denilen yerinden, çarşı-pazarından ve yöneticilerinin kapısından uzak dur! Sen varoşlarında kal; zira orada yere batma, gökten taş yağma, şiddetli sarsıntı ve geceyi normal geçirip sabah maymun ve domuz suretine dönmüş olarak uyanan insanlar bulunacaktır.”
(Elbânî: Sahîhu Ebî Dâvûd)
Bazı Kelimelerin Açıklaması:
• Amsâr: “Mısır” kelimesinin çoğulu; ülkeler, şehirler demektir.
• Sibâh: “Sebha”nın çoğulu; tuzlu, verimsiz ve bataklık topraklar.
• Kilâuha: “Kilâ” kelimesi; Basra’daki bir yer. Kimilerine göre nehir kenarı, kimine göre gemilerin bağlı olduğu saha veya otlak yeri.
• Davâhî: “Dâhiye”nin çoğulu; şehrin dışı, kenar semtleri. Güneşin doğrudan vurduğu kırsal alanlar veya dağlık bölgeler.
• Hask: Toprağın yerin dibine geçip kaybolması.
• Kazh: Gökyüzünden taşla vurulmak ya da şiddetli rüzgârla savrulmak.
• Rechf: Şiddetli yer sarsıntısı, zelzele.
Hadis-i Şerifin Şerhi (Açıklaması):
Bu hadiste, Allah Resûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’in hizmetkârı Enes bin Mâlik -radıyallahu anh,- Efendimiz’in kendisine şöyle buyurduğunu nakletmektedir:
“Ey Enes! İnsanlar ileride yeni şehirler kuracaklar.” Yani boş alanlarda şehirleşecek, oralarda yerleşim yerleri ve medeniyetler inşa edecekler. “O şehirlerden biri de Basra adını taşıyan (veya Basîra denilen) bir yer olacaktır.” Resûlullah, eğer o beldeye uğrarsan yahut içinde bulunacak olursan, seni şu dört noktadan sakındırıyor:
1. Sibâhı (çorak ve tuzlu toprakları): Zira bu tür yerler afetlere ve musibetlere açıktır.
2. Kilâ denilen mevki: Kimilerine göre bu yer, nehir kenarındaki otlaklardır; gemilerin barındığı veya sürülerin otladığı yerlerdir.
3. Pazarı ve ticaret merkezleri: İnsanların dünyevî meşguliyetle meftun olduğu, ahlâkın bozulduğu yerlerdir.
4. Yöneticilerin kapısı: Yani onların saray ve makam çevresi. Zira orada genellikle zulüm, çıkar ilişkisi ve haksızlık hâkimdir.
Bunun yerine, “Şehrin dış semtlerinde kal” buyurarak, merkeze girmeyip kıyıda, kenarda, tenha ve sade bir hayatı tercih etmesini öğütlemektedir. Bu, aynı zamanda bir ihlâs ve inzivâ çağrısıdır.
Resûlullah, o beldede meydana gelecek büyük ilâhî cezaları da haber vermektedir:
• Yerin kayması (hasf): Toprağın bir kısmının çökmesi ve orada bulunanların yerin dibine geçmesi.
• Taş yağmuru (kazf): Gökten taş yağması veya şiddetli bir rüzgârla savrulma şeklinde helak.
• Şiddetli zelzele (rechg): Sarsıntılarla yıkıma uğrama.
• Gecede uyuyup sabah maymun ve domuz suretine dönüşme: Bu, maddî bir şekil değişimi olabileceği gibi, manevî ve ruhî bir mesk (bozulma) da olabilir. Bunun, özellikle kaderi inkâr eden sapkın fırkalar için bir uyarı olduğu söylenmiştir. Zira başka bir hadiste Resûlullah şöyle buyurmuştur:
“Ümmetim içinde yere batma, şekil değiştirme (mesh) ve taş yağma olacaktır; bu da kaderi inkâr edenler arasında vuku bulacaktır.”
Sonuç:
Bu hadis-i şerif, Allah Resûlü’nün gelecekte olacak birtakım gaybî olayları haber verdiği mucizevî beyânlardandır. Kurulmamış bir şehri önceden tarif etmesi, orada meydana gelecek afetleri belirtmesi, hem nübüvvetinin delilidir hem de ümmete yönelik hikmetli bir uyarıdır.
Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
10.06.2025 OF
Mütercimin Ek Açıklama ve Yorumu: 👇
Basra Hadisi Işığında Gaybi Haberler ve İçtimai Uyarılar:
Tarihi ve Akidevî Bir İnceleme
Giriş
İslâmî rivayet geleneğinde, Hz. Peygamber’in (s.a.v) geleceğe dair bildirdiği haberler, sadece ilahî vahyin doğruluğunu ispatlayan birer mucize değil, aynı zamanda toplumları uyarıcı, yönlendirici ve ahlâkî yapıyı koruyucu muhtevaya sahiptir. Bu haberlerden biri de Hz. Enes b. Mâlik’in (r.a) rivayet ettiği ve henüz kurulmamış bir şehir olan Basra hakkında yapılan uyarılardır. Bu makalede söz konusu hadis, tarihî ve itikadî yönleriyle değerlendirilecek; hem Peygamberî basiret hem de içtimaî çözülme dinamikleri açısından tahlil edilecektir.
Hadisin Metni ve Anlamı
Hadis, Ebû Dâvûd’un Sünen’inde rivayet edilmiştir. Enes b. Mâlik’ten (r.a) şöyle nakledilmiştir:
“Ya Enes! İnsanlar ileride şehirler kuracaklar. Bu şehirlerden birine ‘Basra’ denilecek. Oradan geçersen veya oraya girersen tuzlu topraklarından (sebah), nehir kenarlarından (kilâ’), çarşılarından, emirlerin kapılarından sakın. Oralardan uzak dur, kenarlarına yönel. Zira orada yerin içine geçme (hasf), gökten taş yağma (kadhf), şiddetli sarsıntılar (rajf) ve sabah maymun ve domuz suretine dönüşen insanlar olacak.”
(Ebû Dâvûd, Melâhim, 15; el-Elbânî, Sahîh Ebî Dâvûd, no: 4631)
Bu hadis, Peygamberimizin henüz kurulmamış bir şehir hakkında detaylı bilgi vermesi açısından dikkat çekicidir. Ayrıca ihtiva ettiği sosyal, coğrafî ve akidevî uyarılarla çok katmanlı bir yapıdadır.
Gelişme
1. Hadisin Tarihî Tahakkuku
Basra şehri, Hz. Ömer’in hilâfeti döneminde 14 Hicrî yılında kurulmuştur. Bu tarih, Peygamberimizin vefatından yaklaşık üç yıl sonrasına denk gelir. Bu bağlamda, hadiste geçen “Basra” isminin önceden zikredilmesi, Peygamberimizin nübüvvetine delil teşkil eden gaybî bir haberdir (1).
Basra, ilk dönemlerde askerî karargâh olarak kurulmuş, zamanla önemli bir ticaret, ilim ve kültür merkezi hâline gelmiştir. Ancak şehir, tarih boyunca birçok felaket ve siyasi karmaşaya da sahne olmuştur: depremler, isyanlar, bâtınî fırkaların zuhur etmesi, idarî zulümler gibi hadislerle Peygamberimizin ikazları tecellî etmiştir (2).
2. İçtimaî ve Coğrafî Uyarılar
Hadiste geçen “sebah”, tuzlu ve bataklık arazileri; “kilâ’”, nehir kenarlarını veya hayvan otlaklarını; “sûk”, alışveriş yerlerini; “ebvâbü’l-umera”, yöneticilerin saray ve kapılarını temsil eder. Buralar dünyevîleşmenin, zulmün, ihtirasın ve fitnenin yoğunlaştığı mekânlar olarak ifade edilir. Bu bakımdan hadis, yalnızca coğrafî değil, aynı zamanda ahlâkî bir tavsiyede bulunur: merkeze değil, kenara yönel! (3)
3. İtikat Boyutu: Mesihî Musibetler ve Kaderiyye
Hadiste geçen “kırada ve hınzîr”e dönüşme (meskh), Kur’ân’da da İsrailoğulları hakkında zikredilen bir ilahî ceza biçimidir (Bakara 65). Peygamberimizin bu ifadeleri, mecaz olarak ahlâkî ve ruhî çöküşe işaret edebileceği gibi, bazı rivayetlerde belirtildiği üzere, gerçek şekil değişikliği de olabilir.
Bu cezaların özellikle “kaderi inkâr edenler” üzerine geleceğine dair rivayetler (4), Basra’nın kaderiye mezhebinin doğum yeri oluşuyla örtüşür. Nitekim Ma‘bed el-Cühenî ve Geylân ed-Dımaşkî gibi kaderiyye önderlerinin Basra’dan çıkması, bu yorumları kuvvetlendirir (5).
Sonuç
Bu hadis-i şerif, hem Hz. Peygamber’in nübüvvetine dair gaybî bir beyan hem de ümmetini dünyevileşmeye ve itikadî sapmalara karşı uyaran bir rehberdir. Basra, bu bağlamda sadece bir coğrafî mekân değil, aynı zamanda bir imtihan alanıdır. Hadisteki uyarılar, sadece bir şehre değil, ümmetin her zaman karşılaşabileceği dünyevî tuzaklara karşı çağrıdır.
Ayrıca hadis, ümmetin kader anlayışı, siyasetle ilişkisi ve içtimaî çürüme gibi temel meselelerine ışık tutmaktadır. Bu yönüyle hem hadis usulü hem de kelâmî ve tarihî ilimler açısından incelenmeye devam edilmesi gereken mühim bir metindir.
DİPNOTLAR:
1. Belâzurî, Fütûhu’l-Büldân, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, s. 273.
2. Taberî, Târîhu’l-Ümem ve’l-Mulûk, Dâru’l-Fikr, Beyrut, Cilt 4, s. 112 vd.
3. İbn Hacer el-Askalânî, Fethü’l-Bârî, Dâru’l-Ma‘rife, Cilt 13, s. 42.
4. Tirmizî, Sünen, Fiten, 39; el-Elbânî, Sahîhu’l-Câmi‘, no: 8002.
5. Şehristânî, el-Milel ve’n-Nihal, Dâru’l-Ma‘rife, Beyrut, Cilt 1, s. 43.
أمور غيبية أخبر عنها النبي صلى الله عليه وسلم
روى أنس بن مالك -رضي الله عنه- أن رسول الله -صلى الله عليه وسلم- قال: ((يا أنسُ، إنَّ النَّاسَ يُمصِّرون أمصارًا، وإنَّ مِصرًا منها يُقالُ له: البصرةُ -أو البصيرةُ- فإن أنت مررتَ بها، أو دخلتَها، فإيَّاك وسِباخَها، وكِلاءَها وسوقَها، وبابَ أمرائِها، وعليك بضواحيها؛ فإنَّه يكونُ بها خسْفٌ وقذْفٌ ورجْفٌ وقومٌ يبيتون يُصبحون قِرَدةً وخنازيرَ)) (الألباني: صحيح أبي داود)
المفردات:
أمصار: بفتح الهمزة جمع مصر، أي بلاد.
سباخ: بكسر السين جمع سبخة بفتح وكسر، أي أرض ذات ملح.
كلاءها: بفتح الكاف وتشديد اللام، موضع في البصرة، وقيل شط النهر، وقيل موضع حبس السفينة، وقيل هو موضع الرعي.
ضواحي: جمع ضاحية، وهي الناحية البارزة للشمس، وقيل المراد بها جبالها، وهذا أمر بالعزلة.
خسف: ذهاب في الأرض وغيبوبة فيها.
قذف: أي ريح شديدة، وقيل رمي أهلها بالحجارة من السماء بأن تمطر عليهم.
رحف: زلزلة شديدة.
شرح الحديث:
في هذا الحديثِ يَحكي خادِمُ رسولِ اللهِ صلَّى الله عليه وسلَّم أنَسُ بنُ مالكٍ رضيَ الله عَنه: أنَّ رَسولَ اللهِ صلَّى اللهُ علَيهِ وسلَّم قالَ لَه: “يا أنَسُ، إنَّ الناسَ يُمصِّرونَ أمصارًا”، أي: يَتَّخِذونَ بِلادًا ويَبنونَ بها المدنَ. “وإنَّ مِصرًا مِنها”، أي: وإنَّ بلدًا من تلكَ البلادِ، “يقالُ لها: البَصرةُ -أو البَصيرةُ-” فإنْ أنتَ مَررْتَ بها، أو دَخلتَها، فإيَّاكَ وسِباخَها،” أي: يُوصيهِ صلَّى اللهُ علَيهِ وسلَّم ويُحذِّرُه مِن تلكَ البلدِ وما بِها، وسِباخُها هيَ أراضِيها التي تَكثُر بِتُربَتِها المُلوحةُ، “وكِلاءَها،” أي: جوانبَ الأَنهارِ مِنها التي تَحُلُّ بها السُّفنَ، “وسوقَها”، أي: وأماكنَ البَيعِ والشِّراءِ فيها، “وبابَ أُمرائِها”، أي: لا تَدخُلْ على أُمَرائِها ولا تَطلُبْ إليهم حاجَتَك، وهوَ إشارةٌ إلى ما عِندَهم من الظُّلمِ والجَورِ.
قال صلَّى الله عليه وسلَّم: “وعليكَ بِضَواحِيها”، وهذا أمرٌ له ولِمَنْ مرَّ بها أنْ يَعتزِلَ مِنها ما أشارَ إليهِ ويقيمَ في أطرافِها؛ “فإنَّه يكونُ بها خَسفٌ” وذلكَ لما يكونُ بها مِن عذابِ الله لها، والخَسفُ: هوَ الهبوطُ الذي يقعُ بهِ جُزءٌ مِن الأرضِ ويَنخفِضُ إلى القاعِ، “وقَذْفٌ” قيلَ: إنَّها تُقذَف بالحِجارةِ مِن السَّماءِ، “ورَجْفٌ،” أي: الزَّلازلُ الشَّديدةُ “وقَومٌ يُبيِّتونَ،” أي: يُبيِّتونَ فيها ليلًا، “يُصبِحونَ قِردةً وخَنازيرَ،” أي: يحصُلُ لهم مَسخٌ، قيلَ: في هذا إشارةٌ إلى أنَّ بها قَدريَّةً; لأنَّ الخَسفَ والمسخَ إنَّما يكونُ في هذِه الأُمَّةِ للمُكذِّبينَ بالقدرِ، لقولِه صلَّى اللهُ علَيهِ وسلَّم: “يَكونُ في أمَّتي خَسْفٌ ومَسْخٌ، وذلك في المكذِّبينَ بالقَدرِ.”
وفي الحديثِ: مُعجزةٌ للنبيِّ صلَّى اللهُ علَيهِ وسلَّم، حيثُ أخْبَرَ عن أمورٍ غَيبيَّةٍ قبل أن تَقَعَ، وهو مِن دلائلِ نبوَّتِه صلَّى اللهُ علَيهِ وسلَّم.
مدينة البصرة في ضوء الحديث النبوي: بشائر غيبية وتحذيرات اجتماعية – دراسة عقدية وتاريخية
المقدمة
في التراث النبوي، تُعتبر الأخبار الغيبية التي أخبر بها رسول الله ﷺ من دلائل نبوّته، كما تمثل توجيهات ربانية لحماية الأمة من الانحراف العقدي والفساد الأخلاقي. ومن أبرز هذه الأخبار، ما رواه أنس بن مالك رضي الله عنه، من تحذير النبي ﷺ من بلد لم يكن قد تأسس بعد، وهو “البصرة”. تسعى هذه الدراسة إلى تحليل هذا الحديث من زوايا تاريخية، اجتماعية، وعقدية، وتبيان أبعاده المتعددة في ضوء ما تحقق من وقائع.
نص الحديث ومعناه
روى أبو داود بسنده عن أنس بن مالك رضي الله عنه أن النبي ﷺ قال:
“يا أنسُ، إنَّ الناسَ يُمصِّرون أمصارًا، وإنَّ مِصرًا منها يُقالُ له: البصرةُ -أو البصيرةُ- فإن أنت مررتَ بها، أو دخلتَها، فإيَّاك وسِباخَها، وكِلاءَها وسوقَها، وبابَ أمرائِها، وعليك بضواحيها؛ فإنَّه يكونُ بها خسْفٌ وقذْفٌ ورجْفٌ، وقومٌ يبيتون يُصبحون قِرَدةً وخنازيرَ.”
(أبو داود، كتاب الملاحم، باب ما يذكر في البصرة، رقم: 4631، صححه الألباني)
يتنبأ هذا الحديث بتأسيس مدينة البصرة، ويشتمل على تحذيرات واضحة من أماكن معينة داخلها، مما يعطيه أبعادًا متعددة في التوجيه والبصيرة النبوية.
المناقشة
1. تحقق الخبر الغيبي تاريخيًا
تأسست مدينة البصرة في خلافة عمر بن الخطاب رضي الله عنه سنة 14هـ، أي بعد وفاة النبي ﷺ بثلاث سنوات. ويُعدّ ذكر اسم “البصرة” في الحديث قبل وجودها دليلًا على صدق نبوّته ﷺ، وإعلامًا غيبيًا تحقق بمرور الزمان (1).
تحولت البصرة فيما بعد إلى مركز حضاري كبير، غير أنها عانت من اضطرابات سياسية، وزلازل، وفتن دينية، مما يوافق إشارات الحديث الشريف (2).
2. التحذير الاجتماعي والجغرافي
ذكر النبي ﷺ “السباخ” وهي الأراضي المالحة، و”الكلاء” وهي جوانب الأنهار أو مراعيها، و”السوق”، و”باب الأمراء”، وهي كلها رموز لمواطن الفتنة والانغماس في الدنيا والظلم. لذا دعا النبي إلى الابتعاد عن هذه المراكز والتوجه إلى “الضواحي”، وهي إشارة إلى العزلة والانفراد بعيدًا عن الفتنة (3).
3. البعد العقدي: المسخ والخسف وأهل القدر
المسخ إلى قردة وخنازير، كما ورد في الحديث، قد يدل على مسخ حقيقي كما حصل لبني إسرائيل، أو مسخ معنوي يشير إلى فساد الأخلاق وطمس الفطرة. وقد بيّنت روايات أخرى أن هذا يقع فيمن يكذبون بالقدر، وهو ما يدعم التفسير بأن الحديث يشير إلى نشوء فرقة “القدرية” التي خرجت من البصرة، مثل معبد الجهني وغيلان الدمشقي (4)(5).
الخاتمة
إن هذا الحديث الشريف يمثل معجزة نبوية في إخبار الغيب، وتحذيرًا عميقًا للأمة من مواقع الفتنة والضلال. فالبصرة ليست مجرد مدينة جغرافية في هذا السياق، بل رمز لتحوّلات الأمة ومخاطر الانحراف. وقد تحقق كثير مما أخبر به النبي ﷺ، مما يثبت صدق نبوّته، ويؤكد ضرورة التأمل في نصوص السنة المطهرة، لا سيما في ضوء الواقع والتاريخ.
كما أنّ في الحديث دلالة على خطر الغلو في القدر والفساد الإداري والاجتماعي، مما يجعله مصدرًا مهمًا في الدراسات العقدية والتاريخية على السواء.
الهوامش
1. البلاذري، فتوح البلدان، دار الكتب العلمية، بيروت، ص: 273
2. الطبري، تاريخ الأمم والملوك، دار الفكر، بيروت، ج 4، ص: 112 وما بعدها
3. ابن حجر العسقلاني، فتح الباري شرح صحيح البخاري، دار المعرفة، ج 13، ص: 42
4. الترمذي، السنن، كتاب الفتن، باب ما جاء في الخسف والمسخ، رقم: 2185
5. الشهرستاني، الملل والنحل، دار المعرفة، بيروت، ج 1، ص: 43