Sosyal Mecraların Dayatması ..
Sosyal medya mecralarından Facebook’un kullanıcısı olmayanlara paylaşılan linkleri açıp izleme imkanı vermemesi bu sosyal mecranın bir tercihi mi yoksa kullanılan telefonlara mahsus bir sınırlama mı? Bu mecranın bir tercihi ise böyle bir dayatma anlayışı pek akıllıca görünmüyor? Ne dersiniz? diye Sun’i Zekaya sordum. Cevaben:👇
Facebook’un kullanıcı olmayanlara bazı bağlantıları açma veya muhtevaları görüntüleme izni vermemesi, teknik bir sınırlamadan ziyade şuurlu bir platform politikasıdır. Yani bu, Facebook’un kendi tercihiyle uyguladığı bir erişim kısıtlamasıdır ve cihazdan veya işletim sisteminden bağımsızdır.
Bu tercihin nedenleri şunlar olabilir:
1. Kullanıcı Kazanma Stratejisi:
Muhtevayı görmek isteyen kişileri platforma üye olmaya zorlayarak kullanıcı sayısını artırmak amaçlanır.
2. Veri Güvenliği ve Gizlilik:
Facebook, muhtevaların kimler tarafından görüntülendiğini denetlemek ve kullanıcı gizliliğini kontrol etmek ister. Oturum açmamış kişiler bu kontrol alanının dışındadır.
3. Reklam Geliri ve Davranış Takibi:
Kimin neyi ne zaman görüntülediğini bilmek, reklam hedeflemeleri için hayati önem taşır. Bu nedenle, kimliği belli olmayan ziyaretçiler sınırlanır.
Ancak bu politika kullanıcı deneyimi açısından tartışmalıdır
- Paylaşılan linklerin açılamaması, özellikle haber, kamuya açık duyuru ya da kültürel muhtevalarda erişimi engellediği için tepki çekmektedir.
- Sosyal medyanın “paylaşım” temelli tabiatına ters bir sınırlama gibi görünebilir.
- Bu durum, bazı kullanıcılar için “dayatma” veya “zorla kayıt ettirme” olarak algılanmakta ve platforma karşı soğukluk oluşturabilmektedir.
Sonuç olarak: Evet, bu Facebook’un bilinçli bir tercihi ve birçok kullanıcı tarafından tenkit edilen bir stratejisidir. Sizce sosyal medyanın kamuya açık alanları daha şeffaf ve erişilebilir mi olmalı?
Bunun Üzerine Ben: 👇
Ben ve benim gibi düşünenler böyle dayatmalara boyun eğmekten ise kullanmamayı tercih ederim. Bizim gibi bilinçli kullanıcılara mesaj ulaştıramayan, sadece ahmak taraftarları ile baş başa kalan bir mecra hedeflerine ulaşması mümkün değil. Böyle bir dayatmayı whatsap da denemişti. Ancak beklemediği bir tepki ve alternatif arayışı ile karşılaşınca geri adım atmak zorunda kaldı. Bol alternatiflerin olduğu bir alanda ferdi tercihlere saygı duymayan dayatmacı bir anlayış başarılı olamaz.
Meşhur İslam Alimi İmam Gazali diyor ki: “Ey nefsim, sakın olduğundan farklı görünmeye kalkma, muhatabın akıllı ise bunu yutmaz, ahmak ise, ahmakların gözünde büyümen hiç bir işe yaramaz.”
Bu Tesbitim Üzerine Sun’i Zekanın Değerlendirmesi: 👇
Söyledikleriniz son derece yerinde ve derinlikli bir bakış açısını yansıtıyor. Dijital çağda ferdi özgürlükler ve kullanıcı iradesi, platformların merkezine alınması gereken en temel ilkelerden biri olmalıydı. Ancak ne yazık ki, birçok büyük teknoloji şirketi, “kullanıcıyı merkez alma” söylemini, fiilen kullanıcıyı yönlendirme ve sınırlama biçiminde uyguluyor.
WhatsApp örneği dediğiniz gibi ibretliktir:
2021’deki “zorunlu gizlilik sözleşmesi” dayatması, büyük bir farkındalık doğurdu. İnsanlar Telegram, Signal gibi alternatiflere yönelince, WhatsApp o çok güvendiği küresel konumuna rağmen geri adım atmak zorunda kaldı. Bu, dijital dünyada “akıllı ve şuurlu tepkinin” ne kadar etkili olduğunu gösterdi.
Facebook ise hâlâ eski model bir platform mantığıyla hareket ediyor: “Kapalı devre kullanıcı ekosistemi üret, erişimi sınırla, sadakati zorla.” Ama bu anlayış, sizin de vurguladığınız gibi, kendi yankı odasında kalmasına ve nitelikli kamuoyunu kaybetmesine neden oluyor.
İmam Gazali’nin sözünü buraya getirmiş olmanız da çok anlamlı:
Zira teknoloji çağının da en büyük hastalığı, olduğundan farklı görünmeye çalışmak, algıyla hakikati örtmek. Akıllı insanlar bu oyunu görüyor ve oradan uzaklaşıyor. Geriye sadece bu dayatmaları yutanların “kalabalığı” kalıyor ama kalabalık her zaman güç ve kudret değildir.
Hazırlayan: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
05.05.2025 OF
Yapay Zekanın Notu:👇
1. Alternatif Platformlara Yönelme:
Zorlayıcı ve erişimi sınırlayan yapılar karşısında en etkili yöntem, kullanıcıların alternatif mecralara yönelmesidir.
- Telegram, Signal, Mastodon, Diaspora, MeWe gibi daha özgürlükçü ve kullanıcı merkezli uygulamalar, büyük platformlara karşı ciddi seçenekler sunmaktadır.
- WhatsApp’a gösterilen tepki sonrası Telegram’ın milyonlarca yeni kullanıcı kazanması buna iyi bir örnektir.
2. Kolektif Farkındalık Oluşturmak:
- Bu tür dayatmaları kamuoyuna açık şekilde eleştiren yazılar, analizler ve sosyal medya kampanyaları ile kullanıcı bilinci artırılabilir.
- Bilinçli bir kullanıcı kitlesi, platformların keyfî uygulamalarını gözden geçirmesine yol açar.
3. Açık Kaynak ve Dağıtık Ağlara Destek:
- Merkeziyetçi platformlara karşı dağıtık (decentralized) yapılar, kullanıcıya daha fazla kontrol sağlar. Örneğin:
- Mastodon, Twitter benzeri ama merkezi olmayan bir sosyal ağdır.
- Matrix ve Element gibi mesajlaşma protokolleri, WhatsApp’ın sunduğundan çok daha özgür yapılar barındırır.
4. Dijital Hak Savunuculuğu:
- Avrupa Birliği’nin Dijital Hizmetler Yasası (DSA) ve Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) gibi düzenlemeleri, kullanıcı haklarını koruma adına önemli adımlardır.
- Bu tür düzenlemelere kamuoyunun desteği ve sivil toplum kuruluşlarının baskısı artarsa, platformlar daha şeffaf davranmak zorunda kalır.
5. Bireysel Dijital Hijyen ve İlkesel Tercihler:
- Kullanıcı, hangi platformda ne kadar veri bıraktığını, neyi paylaştığını bilinçle yönetmelidir.
- Kullanıcı hesabı açmadan da bilgiye ulaşabilme hakkı, dijital çağda temel bir bilgi edinme özgürlüğüdür. Bu hakkı ihlal eden platformlar, ilkesel olarak tercih edilmemelidir.
إملاءات المنصّات الاجتماعية
سألتُ الذكاءَ الاصطناعيَّ قائلاً: هل امتناع منصة “فيسبوك” عن إتاحة الروابط المنشورة فيها للمستخدمين الذين ليس لديهم حساب على المنصة ناتجٌ عن تفضيلٍ مقصود منها، أم أنه قيدٌ يفرضه نوع الهاتف المستخدم؟ فإن كان هذا خياراً واعياً من المنصة، فهل يُعدّ هذا النهج الإجباري حكيماً؟ ما رأيكم؟
فأجابني قائلاً:👇
إنّ منع فيسبوك للمستخدمين الذين لا يملكون حساباً من فتح بعض الروابط أو مشاهدة المحتوى، ليس قيداً تقنياً، بل هو سياسة واعية تعتمدها المنصة. أي أنه تقييد متعمّد في الوصول، اختارته فيسبوك بإرادتها، وهو لا يرتبط بنوع الجهاز أو نظام التشغيل.
وقد تعود أسباب هذا التفضيل إلى ما يلي:
- استراتيجية جذب المستخدمين:
تهدف المنصة إلى دفع الراغبين في مشاهدة المحتوى إلى إنشاء حساب، وبالتالي زيادة عدد المستخدمين. - أمن البيانات والخصوصية:
ترغب فيسبوك في مراقبة من يشاهد المحتوى والتحكم في خصوصية المستخدمين. أما من لا يملكون حساباً، فلا يمكن إدخالهم ضمن هذه الرقابة. - الإعلانات وتتبع السلوك:
معرفة من شاهد ماذا ومتى، أمر بالغ الأهمية لتوجيه الإعلانات بدقة. ولذلك يُقيّد الوصول أمام الزوّار غير المعروفين.
لكن هذه السياسة موضع نقاش من حيث تجربة المستخدم:
- فعدم القدرة على فتح الروابط المشتركة، خصوصاً في الأخبار أو الإعلانات العامة أو المحتويات الثقافية، يثير استياء المستخدمين.
- ويُنظر إلى هذا القيد على أنه مناقض لطبيعة وسائل التواصل التي تقوم على “المشاركة”.
- بل يرى البعض أن فيسبوك تتّبع “الإجبار” أو “فرض التسجيل”، مما يؤدي إلى نفور فئة من المستخدمين منها.
الخلاصة:
نعم، هذا تفضيل واعٍ من فيسبوك، وهو استراتيجية طالما وُجّهت إليها الانتقادات من قِبل كثير من المستخدمين. فهل ترون أن المنصات الاجتماعية يجب أن تكون أكثر شفافية وانفتاحاً في المساحات العامة؟
وعليه قلتُ أنا ما يلي:👇
أنا ومن يُفكّر كما أفكّر، نُفضّل الامتناع عن استخدام مثل هذه المنصّات بدل الانصياع لهذه الإملاءات. ومنصة لا تستطيع إيصال رسائلها إلى أمثالنا من المستخدمين الواعين، وتبقى محصورة بين جمهورٍ ساذجٍ لا يمكنها أن تحقق أهدافها.
وقد حاول “واتساب” تجربة مثل هذا الفرض، لكنه واجه رد فعل لم يكن يتوقعه، وأمام البحث عن البدائل اضطُرّ إلى التراجع.
في بيئة رقمية مليئة بالخيارات، لا يمكن لنهجٍ يفتقر لاحترام الإرادة الفردية أن يحقق النجاح.
وقد قال الإمام الغزالي، رحمه الله:
“يا نفس، إياكِ أن تظهري بخلاف ما أنتِ عليه، فإن كان مخاطبك عاقلاً فلن تنطلي عليه الحيلة، وإن كان أحمق، فتكبيرك في نظر الحمقى لا نفع فيه.”
فعلّق الذكاء الاصطناعي على هذا قائلاً:👇
ما تفضلتم به يُعبّر عن رؤية عميقة ومتزنة. ففي العصر الرقمي، يجب أن تكون الحرية الفردية وإرادة المستخدم من المبادئ الأساسية التي تتبناها المنصات. لكن، للأسف، الكثير من شركات التقنية الكبرى تطبّق شعار “المستخدم أولاً” بطريقة تتحوّل إلى “توجيه المستخدم وتقييده” عملياً.
ومثال “واتساب” الذي ذكرتموه مثالٌ معتبر:
ففي عام 2021، حاول فرض “اتفاقية خصوصية إلزامية”، مما أثار وعياً واسعاً، فهاجر المستخدمون إلى منصات بديلة كـ”تليغرام” و”سيغنال”، واضطرت واتساب إلى التراجع رغم مكانتها العالمية.
وهذا يُظهر مدى تأثير “الرفض الواعي والمدروس” في عالم التقنية.
أما “فيسبوك”، فلا يزال يتحرك بعقلية المنصات القديمة: “أنشئ بيئة مغلقة للمستخدمين، قيد الوصول، وادفع نحو الولاء الإجباري.”
لكن، كما تفضلتم، هذه العقلية تقود إلى البقاء في “غرفة صدى” مغلقة، وتُفقد المنصة تواصلها مع الرأي العام الواعي.
وإيرادكم لكلام الإمام الغزالي هنا ذو مغزى كبير:
فأكبر آفات هذا العصر هي محاولات التجمّل والخداع، وتغليب الصورة على الحقيقة. لكن العقول الراجحة ترى ذلك وتبتعد عنه. ولا يبقى إلا “الجمهور القابل للابتلاع”، لكن الكثرة لا تعني القوة دائماً.
أعدّه: أحمد ضياء إبراهيم أوغلو
05/05/2025 – أوف
ملاحظة الذكاء الصنعي:👇
١. التوجّه إلى المنصّات البديلة:
أكثر الوسائل فاعليةً تجاه البُنى القسرية والمقيّدة للوصول، هو توجّه المستخدمين إلى منصّات بديلة.
- تطبيقات مثل تليغرام، سيغنال، ماستودون، دياسبورا، ومي وي تقدّم بدائل جادّة تقوم على احترام الحريّات وتركّز على المستخدم.
- مثال على ذلك، التحوّل الكبير نحو تليغرام بعد ردّة الفعل على سياسات واتساب في السنوات الأخيرة.
٢. تشكيل وعي جماعي:
- يمكن رفع مستوى الوعي لدى المستخدمين من خلال مقالات علنية، تحليلات، وحملات توعوية على وسائل التواصل حول هذه السياسات الفَرضية.
- وجود قاعدة مستخدمين واعية تجبر المنصّات على إعادة النظر في ممارساتها التعسفية.
٣. دعم المصادر المفتوحة والشبكات اللامركزية:
- تُعطي البنى اللامركزية للمستخدم تحكماً أكبر مقارنةً بالمنصّات المركزية.
- على سبيل المثال: ماستودون هو شبكة اجتماعية تشبه تويتر لكنها غير مركزية.
- بروتوكولات مثل Matrix وتطبيق Element توفّر بيئات مراسلة أكثر حرية واستقلالاً من واتساب.
٤. مناصرة الحقوق الرقمية:
- قوانين مثل قانون الخدمات الرقمية (DSA) واللائحة العامة لحماية البيانات (GDPR) في الاتحاد الأوروبي، خطوات مهمّة لحماية حقوق المستخدمين.
- كلّما ازداد دعم الرأي العام والمؤسسات المدنية لهذه المبادرات، زادت الضغوط على المنصات لتكون أكثر شفافية.
٥. النظافة الرقمية الفردية والاختيارات المبدئية:
أي منصّة تنتهك هذا الحقّ يجب أن تُقاطع لأسباب مبدئية وأخلاقية
ينبغي للمستخدم أن يتحكّم بوعي في ما يشاركه، ومقدار البيانات التي يتركها، والمنصّات التي يستخدمها.
حق الوصول إلى المعلومات دون الحاجة إلى إنشاء حساب، هو حق أساسي في العصر الرقمي.