Yine mi Nurettin Yıldız Hoca?
Boğaziçi Üniversitesi, uzun zamandır etki ajanlarının hakimiyetlerini kaybetmemek için direnişlerini sürdürmeye çalıştıkları bir sahne. Türkiye’de bir üniversiteyi yabancıların hakimiyet ve etki alanı içerisinde gören, yetkili makamların bu üniversiteye rektör atamasına bile tahammül edemeyen mandacı bir zihniyet var. Bu zihniyetin hakimiyet alanları daralıp etkileri azaldıkça feryatları yükseliyor. Bunların sözcülüğünü yapan bir muhalefetin olması ise tam bir milli güvenlik meselesi. İşin esası budur. Bunun için her vesileyi değerlendirmeye çalışıyorlar.
Nurettin Yıldız hoca benim yeğenim, ne Selefidir ne de Vehhabi. Hanefi ve Maturidi olması yanında ehli sünnete muhalif bir görüşün savunucusu da değildir; olmadı da .. Bunları söylemekle dili sürçmez, hata yapmaz demek istemiyorum. Müsellem bir hatasını uyaran bir kardeşi veya büyüğünün usulüne uygun uyarısına duyarsız kalmaz; hatasında asla ısrarcı olmaz. Kendi şahsına ait özel görüş ve iddiaları olmayan, İslami kaynaklardan dayanak ve delilini bulmaya muktedir olduğu görüşlerini tebliğ etmeye çalışan bir tebliğcidir.
Ana muhalefet partisinin başında bulunan zat, onu selefi olarak takdim edip meydanlarda yuhlatması, yuhlanmayı hak eden bir ilkelliktir. Ne çocuk evliliğini savunan kendine ait bir görüşü vardır ne de politize olmuş bir kimliğe sahiptir. O sadece İslamın güzelliklerini okuyup inceleyerek, çağın idrakine sunmaya çalışan sade bir tebliğcidir.
Acizane bizler olaylara şahıs bazlı bakmayan eğitimcileriz.
Bizim yapmaya çalıştığımız belgelere, tarihin seyrine ve fikir temelli tenkide dayalı yorumdur.
Kör bir savunucu değiliz; tenkit ettiğimiz gibi takdir de ederiz; ama bunu şahıs merkezli değil, fikir merkezli yaparız. Piyasada yapılan horoz dövüşleri ile ilgilenmeyiz.
Bizim görüşümüze göre Türkiye sevki tabii ile sahili İslam’a doğru ilerliyor. Bunu görüp hayra hizmet edenler dünya ve ahirette kazanacak; bahtiyar olacaklar; görmeyip şahıs bazlı değerlendirmelerle uğraşıp horoz dövüşü yapanlar ise kaybedecek ve pişman olacaklar. Bu kader proğramının ipuçlarını görüp bilmek için İslamı ve Tarihi doğru bilmek, samimi, milli ve dürüst olmak gerekir. Siyonist ve emperyalist güçlerin telkinlerinden etkilenen veya art niyetli olanlar olaylara farklı bakabilirler. Bunlar kaderin seyrini hiç etkilemez.
Kaderin akışına ters kürek çekenler kaybetmeye mahkumdurlar. Allah herşeye mutlak kadir olup hesabında yanılmayandır. İslamı bilmeyen, inceliklerinden haberdar olmayan, kaderin akışını göremeyenler içerisinde art niyetli olmayanlara üzülüyor ve dua ediyoruz. Biz şahsiyetlere yönelik değil davranış biçimi ve hatalara yönelik tenkit ederiz.
Bu sebeple dost kabül ettiğimiz yakınlarımızın hatasını görünce de tenkit ederiz; düşüncesine muhalif olduğumuz kişilerin doğrularını da takdir eder teyit ederiz. Bizden şahıs bazlı değerlendirme beklemeyin. Allah dilerse bir kafir veya fasık kulunu da dinine hizmete memur kılar. Kafir ve fasık kulunun niyeti farklı olunca hamallık yapar fakat ecir alamaz. Çünkü niyeti hayır değildir; FETÖ gibi.
Keşke evvelki gün yazdığım mülakat şeklindeki yazımı ana muhalefetin başındaki şahıs da baştan sona kadar okuyabilse, biraz uzun ama hakikat peşinde koşanlar için faydalı ..
https://www.aynamayansiyanlar.com/uncategorized/kutul-amare-zaferi/
Ahmet Ziya İbrahimoğlu
15.05.2025 OF
ألَا ما لِهؤلاء؟! نور الدين يلدز مرّةً أُخرى؟
جامعة البوسفور كانت منذ زمن بعيد مسرحًا لصراعٍ طويلٍ تخوضه عملاءُ التأثير من أجل عدم فقدان هيمنتهم عليها. ثمة ذهنية استعمارية في تركيا ترى أن هذه الجامعة واقعة ضمن دائرة السيطرة والتأثير الأجنبي، ولا تحتمل حتى أن تُعيِّن السلطات الرسمية فيها رئيسًا. كلما ضاق نطاق هيمنتهم وتضاءل تأثيرهم، علت صرخاتهم. وإن وجود معارضة تتحدث باسمهم يُعَدُّ مسألة أمن قومي. هذه هي حقيقة الأمر. ولهذا تراهم يستغلون كل مناسبة ممكنة.
الشيخ نور الدين يلدز هو ابن أختي، ليس سلفيًا ولا وهابيًا. وهو بالإضافة إلى كونه حنفيًا ماتريديًا، ليس من أنصار أي رأي مخالف لأهل السنّة، ولم يكن كذلك قط. ولا أعني بذلك أنه لا يُخطئ أو أن لسانه لا يزلُّ أبدًا، لكنّه إن نبّهه أخٌ له أو أحد شيوخه على خطأ قد صدر منه، فإنه لا يتجاهل ذلك التنبيه، ولا يُصِرُّ على خطئه. إنّه داعيةٌ لا يتبنّى آراءً شخصيةً خاصةً به، بل يُبَلِّغ الآراء التي يستند فيها إلى دلائل ومصادر إسلامية، ويقدر على إقامتها بالحجّة.
وأما ما فعله زعيم حزب المعارضة الرئيسي حين قدّمه في الساحات على أنه “سلفي” وجعل الناس يهتفون ضده، فإن هذا لَسُلوكٌ بدائيٌّ لا يستحق إلا الاستنكار. ليست له أي وجهة نظر شخصية حول تزويج الأطفال، كما أنه ليس شخصية مؤدلجة سياسيًا. إنه مجرّد داعية بسيط يقرأ في جماليات الإسلام ويتأملها ويحاول عرضها على إدراك هذا العصر.
نحنُ، بعجزنا، لسنا من المربّين الذين ينظرون إلى الأحداث بعين الأشخاص. إنما نسعى إلى تقديم تفسيرٍ وتحليلٍ يستند إلى الوثائق، والسياقات التاريخية، والنقد الفكري.
لسنا مدافعين عُميانًا؛ فإنّا كما ننتقد، نُقَدِّر. ولكننا نفعل ذلك من منطلق الفكر، لا من منطلق الأشخاص. ولسنا منخرطين في معارك الديكة الدائرة في الساحة العامة.
ومن وجهة نظرنا، فإن تركيا تسير، بانسياقٍ طبيعي، نحو ساحل الإسلام. ومن يُبصِر هذا ويتعاون مع الخير فسينال الفوز في الدنيا والآخرة، وسيكون من السعداء. وأما من لا يراه، وينشغل بتقييمات شخصية وخصومات غوغائية، فسيخسر ويندم. ولإدراك إشارات هذا القدر ومساره، ينبغي معرفة الإسلام والتاريخ معرفةً صحيحة، والتحلي بالصدق، والوطنية، والأمانة. أما من يتأثر بإيحاءات القوى الصهيونية والإمبريالية أو من كان ذا نية سيئة، فإنه قد ينظر إلى الأمور نظرةً مختلفة؛ ولكن هذا لا يُغَيِّر من مجرى القدر شيئًا.
إنّ من يجدف عكس تيار القدر فهو محكومٌ بالخسارة. والله قادرٌ على كل شيء، لا يخطئ في حسابه. ونحنُ نأسف لِمَن لا يحمل نيةً سيئةً ومع ذلك لا يعرف الإسلام، ولا يدرك دقائقَه، ولا يبصر مجرى القدر؛ وندعو له بالخير. فإنّا لا نوجّه النقد إلى الأشخاص، بل إلى أساليب السلوك والأخطاء.
ولهذا، حين نرى خطأً في أقرب من نعدُّه صديقًا فإنّا ننتقده، وحين نرى صوابًا في من نختلف معه فكريًا فإنّا نقرُّ به ونؤيده. فلا تنتظروا منّا تقييمات شخصانية. فإن الله قد يستخلف عبدًا كافرًا أو فاسقًا على خدمة دينه. لكن العبد الكافر أو الفاسق، إن كانت نيّته مختلفة، فإنه يكون حمالًا لا ينال أجرًا، لأنه لم ينوِ الخير؛ كما هو الحال مع “غولن” (FETÖ).
ليت زعيم المعارضة الرئيسي قرأ مقابلتي التي نشرتها بالأمس من أولها إلى آخرها… فإنها وإن كانت طويلة، لكنها نافعة لِمن يسعى وراء الحقيقة.
أحمد ضياء إبراهيم أوغلو
15/05/2025 أوف