Bir Kez Daha Hz.Hüseyin Yalnız Bırakıldı!
Allah’ın ayı Muharrem’in onuncu günü her yıl hem umut hem de bir hüzünle gelir. O gün, Allah Teâlâ’nın Firavun ve ordusunu helâk edip, Musa aleyhisselâm ve beraberindekileri kurtardığını hatırlarız. Böylece anlarız ki, Allah azze ve celle zorbalığı en zirve hâlinde yaşayan zalimleri bile helâk etmeye muktedirdir!
Ve yine Hüseyin’i -radıyallahu anh- anarız: Şehit torun, takvâ sahibi, tertemiz Hüseyin’i… Bu ümmetin tarihinde işlenmiş en dehşetli cinayetlerden birinde kurban edilen Hüseyin’i…
Fakat bu yıl, Muharrem’in onuncu günü bize farklı bir hâlde geldi. Sanki Kerbelâ’nın sahneleri gözümüzün önünde yeniden yaşanıyor. Ben tarihin kanayan yarasını deşmek niyetinde değilim; sebeplere girmeyeceğim, rivayetleri tartışmayacağım. Zira hepimizin ittifak ettiği sonuç tek başına yeterlidir: Hüseyin –radıyallahu anh– mazlum bir şehit olarak öldürülmüştür!
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da böbürlenerek ya da taşkınlıkla çıkmadı meydana; yalnızca zulmü defetmek ve ümmetin hâlini gücü yettiğince ıslah etmek için ayağa kalktı.
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da gözlerimizin önünde, herkesin bakıp da sustuğu bir ortamda tek başına kurban edildi. Katili çevresi ordu dolu bir meydanda rahatça duruyor ama hiçbir ses çıkmıyor!
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da tertemiz ve pak bir yapıya sahip; hiçbirimiz onun dininden şüphe etmeyiz. Lâkin bu, onu savunmak için yeterli olmadı. Tel Aviv’in Şimr’inin başını kesmesini engellemek için hiçbirimiz kıpırdamadık!
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da yalnız bırakıldı. Evet, hak üzere olan için yalnızlık zararlı değildir; ama acısı çok ağırdır! Terk edilmek, hak sahibine değil, terk edene zarar verir. Hüseyin –radıyallahu anh– cennettedir! Gazze ise, hadiste övülen ve hak üzere olduğu bildirilen o topluluktandır; düşmanına karşı galip gelen, ümmetin izzetidir. Resûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem– Gazze’nin kardeşlerince yalnız bırakılacağını bildirmiş, fakat bu terk edilişin ona zarar vermeyeceğini de müjdelemiştir. O ayakta kalacaktır; Allah’ın emri gelinceye dek. Ama onu yalnız bırakanlar, bu terk edişin vebaliyle baş başadır!
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da aç ve susuz hâlde öldürülüyor!
Çocuklarının göğüs kemikleri açlıktan belirginleşti,
ihtiyarlarının boğazları susuzluktan kurudu,
kadınlarının karınları boş kaldı!
Gazze, Hz.Hüseyin’e Çok Benziyor!
O da haklı bir dâvâya, yüce bir hedefe, makbul bir çabaya ve meşru bir cihada sahiptir!
Lâkin o, Hüseyin’den dersi aldı: Hüseyin hiçbir zaman yalnız bırakılacağını düşünmemişti, bırakılmayı hayal bile etmemişti.
Gazze ise, anladı ki, bir dâvânın haklı olması, terk edilmemesi için yetmez.
Tarihte bir kez olan, tekrar olabilir!
Bu yüzden Gazze, sadece elbiseleriyle değil, kılıcıyla çıktı meydana!
Ordularımızın onu desteklemeyeceğini neredeyse kesin olarak bildiğinde, kendi ordusunu kurdu, izzetinin saflarını oluşturdu!
Ve anladı ki, özgür bir insan da öldürülebilir. Bu yüzden dimdik ayakta ölmeyi, eşit bir şekilde savaşmayı seçti!
Öldürüldüğü gibi öldürmeyi, kısasa kısas bir duruşla karşılık vermeyi tercih etti.
Selâm olsun dün, bugün ve yarın İzzeddin Kassam’a! Kıyamet gününe kadar da selâm olsun ona!
Allah’ım!
Sen ki, Muharrem ayının onuncu sabahında Firavun’u helâk ettin…
Gazze halkını öldüren ve onlara karşı komplo kuran zalimleri de helâk et!
Allah’ım!
Sen ki, Musa aleyhisselâm’ı kurtardın…
Gazze’nin Firavunlarından da ehli Gazze’yi kurtar!
Allah’ım!
Sen ki, Hüseyin’i ve kardeşini cennet şehitlerinin efendileri kıldın…
Gazze halkını da onlara yoldaş eyle!
Zira Gazze’nin her karışı, ayrı bir Kerbelâ’dır!
Edhem Şarkavî
Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
09.07.2025 OF
مرَّةً أخرى : تُرِكَ الحُسَينُ وحيداً !
العاشرُ من شهرِ اللهِ المُحرَّم يأتي كلَّ عامٍ مُحمَّلاً بأملٍ وغصَّةٍ ممزوجين معاً ، فيه نستذكرُ كيف أهلكَ الله تعالى فرعون وجُنده ، وأنجى موسى عليه السَّلام ومن معه ، فنعرفُ أنَّ الله سبحانه يمكنُ أن يُهلِكُ الطُّغاة وهم في أشدِّ لحظاتهم غطرسةً وقوَّة !
ونستذكرُ الحُسين رضي الله عنه ، السِّبطَ الشَّهيد ، التَّقيَّ النَّقيَّ ، الذَّبيح في واحدة من أبشعِ الجرائم في تاريخ هذه الأُمَّة !
ولكنَّ العاشر من شهرِ اللهِ المُحرَّم يأتي علينا هذا العام مختلفاً ، كأنَّ أحداثه تُعاد أمام أعيننا ، ولستُ معنياً في أنكأَ جرحاً من التَّاريخ ، ولن أخوضَ في الأسبابِ ، ولن أُرجِّحَ بين الرِّوايات ، تكفينا النَّتيجة التي نتَّفِقُ عليها جميعاً ، أنَّ الحُسين رضي الله عنه قُتِلَ شهيداً مظلوماً !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
هي أيضاً لم تخرُجْ أشِرةً ولا بَطِرةً ، وإنما خرجتْ لتدفعَ الظُّلمَ عن نفسها ، وتُصلح ما استطاعتْ في أُمَّة رسولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
هي أيضاً تُركتْ وحيدةً تُذبح على مرأى منَّا جميعاً ، وقاتلها تحيطه جيوشنا من جميع الجهات ولا تُحرِّكُ ساكناً !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
هي أيضاً نقيَّة وطاهرة ، ولا أحد منَّا يتَّهمها في دينها ، ولكنَّ هذا لم يشفع لها أن نقفَ معها لنمنعَ شِمْرَ تلِّ أبيب من قطع رأسها !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
هي أيضاً خُذلتْ ، والخُذلان إن كان لا يضرُّ من كان على الحقِّ ، إلا أنَّ طعمه مُرٌّ !
الخذلان يضرُّ الخاذل لا المخذول ، الحُسين رضي الله عنه في الجنَّة ! وغزَّة مدينة الطائفة الظاهرة على الحقَّ ، القاهرة لعدوِّها ، موعودة من النَّبيِّ صلى الله عليه وسلم بخذلان إخوتها لها ، ومُبشَّرة منه بأنَّ هذا الخذلان لن يضرها ، وأنَّها باقية حتى يأتيها أمر اللهِ وهي كذلك ، ولكنَّ الخاذل قد باء بإثم خذلانها !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
هي أيضاً تُقتلُ وهي جائعة وعطشى !
عظام صدور أطفالها بارزة من الجوع ، وحناجر شيوخها جافَّة من العطش !
وأمعاء نسائها خاوية !
غزَّة تُشبه الحُسين رضي الله عنه كثيراً !
لها قضيَّة عادلة ، وهدف نبيل ، وسعي مشكور ، وجهاد مبرور !
ولكنَّها تعلَّمتِ الدَّرسَ من الحُسين رضي الله عنه ، فما دار في خَلَدِه أن يُتركَ وحيداً فضلاً على أن يُقتل !
عرفتْ غزَّة أنَّ عدالة القضايا لا تعصِمُ من الخذلان ، وأنَّ الذي حدثَ في التَّاريخ مرَّةً ، يمكن أن يحدث مرَّة أخرى !
لهذا لم تخرج بثيابها وإنما خرجتْ بسيفها !
وحين غلبَ على ظنِّها الذي صار يقيناً الآن أنَّ جيوشنا لن تنصرها ، كان لها جيشها الخاص ، وكتائب عزِّها !
وحين عرفتْ أنَّ الحُرَّ يمكن أن يُقتلَ أيضاً ، اختارتْ أن تموت واقفةً على قدميها ، وأن تكون نداً ، وأن تَقتلَ كما تُقتل ، سواءً بسواءً ، وصاعاً بصاع ، فالسَّلامُ على القسَّام البارحة واليوم وغداً وحتى قيام السَّاعة !
فاللهُمَّ مهلكَ فرعون صبيحة العاشر من شهرك المحرَّم ، أهْلِكْ الطُّغاة الذين يقتلون أهل غزَّة ، والطُّغاة الذي يتآمرون معهم !
واللهُمَّ مُنجيَ موسى عليه السّلام أنجِ أهل غزَّة من فراعنتهم !
واللهُمَّ كاتب الحُسين رضي الله عنه وأخيه في سادة شُهداء أهل الجنَّة ، اجعلْ أهل غزَّة معهم ، ففي كلِّ بقعة من غزَّة كربلاء !
أدهم الشرقاوي