Hac’da Vacipleri Terketmek Zaruret mi?
Bir Arkadaşımız, sosyal medyada gördüğü, hacla ilgili bir soruya verilen cevabı bana yollayarak görüşümü sordu. İşte o soru ve cevaba yazdığımız değerlendirmeler: 👇
Soru: Arafat’tan dönerken şeytanı taşlamadan önce otele geldik. Traş olduk. İhramdan çıkmış olur muyuz?
Cevap: Evet, olursunuz. İhramdan çıkış, yani tehallül iki kısımdır;
Birinci Tehallül; Arafat’tan döndükten sonra ister şeytanı taşlasın ister taşlamasın, traş olmakla gerçekleşir. Kişi ihramdan çıkmış olur. Artık cinsi birleşme hariç diğer yasaklar kalkmış olur. Yani elbise giyme, traş olabilme, tırnak kesme vb yasaklar kalkar.
İkinci tehallül ise; ziyaret tavafı ve yapmamışsa sa’yini yaptıktan sonra gerçekleşir. Artık eşler arasında cinsi birliktelikte dahil bütün ihram yasakları kalkmış olur.
Selam ve Hürmetlerimle
Dr. Hasan ÇINAR
Ankara Müftüsü
Ben bu mesajı bana gönderen arkadaşa cevap vermeden, Hasan Çınar Hocaya mesaj yazıp bu görüşün kendisine ait olup olmadığını sorup teyit etmeyi arzu ettim. Çünkü Hasan Çınar Hoca umumiyetle sorulara cevap yazarken İslami hassasiyet gösterdiğine şahit olduğumuz bir hoca efendidir. Hanefi mezhebi görüşünü özetleyen bir not ile beraber kendisine şöyle bir mesaj yazdım:👇
SelamünAleyküm Muhterem Hocam,
Sizin adınızla böyle bir bilgi paylaşılıyor. Eğer doğru ise yanlış anlaşılmaya müsait ifadeler var bu mesajda, malumunuz olduğu üzere:
Haccın menâsikinde sıralama (tertîb) mes’elesi, fıkhen mühim bir konudur. Soruda belirtilen durumda, kişinin Müzdelife vakfesi sonrası Cemerât’a uğramadan doğrudan traş olup ihramdan çıkması, yani “önce tıraş sonra taşlama” yapması durumu söz konusudur. Bu durumda kişinin durumu, mezheplere göre şöyle değerlendirilir:
📜 Fıkhî Hüküm (Hanefî Mezhebine Göre):
🔸Tertip vacip, ancak ihlâli ceza gerektirir, haccı bozmaz.
Hanefî mezhebine göre, hac menâsikinden bazılarında tertîb (belirli sıraya uymak) vaciptir. Özellikle:
1. Cemerât taşlaması (şeytan taşlama)
2. Kurban kesmek (hac kurbanı)
3. Tıraş olup ihramdan çıkmak
Bu üç menâsik, nahr günü (Zilhicce’nin 10. günü) yapılır ve tertiplerine riayet edilmesi vaciptir. Ancak, bu sıralamaya kastî olarak uyulmazsa, hac geçerli olur fakat dem (koyun kurbanı) cezası gerekir.
📌 Delil:
İmam Serahsî şöyle der:
“Cemerât taşlanmadan önce tıraş olmak veya kurban kesmeden ihramdan çıkmak vacibin terki sayılır. Bu durumda haccı iade etmek gerekmez fakat dem vaciptir.”
(el-Mebsût, c.4, s.78)
📘 Örnek Uygulama:
Eğer kişi:
• Müzdelife’den sonra şeytan taşlamadan doğrudan traş olup ihramdan çıktıysa,
• Bu kişi vacip olan tertibi bozmuş sayılır.
• Haccı sahihtir, bozulmaz,
• Ancak, bu terk edilen vacip için bir dem (kurban) kesmesi gerekir.
Bu kurban:
• Mekke hareminde,
• Kurban bayramı günlerinde,
• Fakir bir hacıya yedirilerek kesilmelidir.
🧾 Şafiî, Malikî ve Hanbelî Mezheplerine Göre:
Bu mezheplerde de benzer şekilde tertip sünnet veya müstehaptır. İhlâli hâlinde ceza gerekmez, fakat tertipli yapmak ecre vesile olur. Ancak Hanbelîler’de bazı durumlarda ceza gündeme gelebilir.
⚖️ Sonuç:
Sizin belirttiğiniz durumda kişi:
• Haccını geçerli bir şekilde ifa etmiştir,
• Ancak Hanefî mezhebine göre vacip olan tertibe uymadığı için bir kurban (dem) kesmesi gerekir.
Not: Bu kişi bilerek değilse ve unutarak yapmışsa yine de dem gerekir. Çünkü vacibin terkinde hata ile kasten ayrımı yapılmaz (Hanefî usûlünde).
04.06.2025 OF
Ahmet Ziya İbrahimoğlu
Sağolsun kendisine yolladığım mesaja kısa bir cevap yazıp gönderdi: 👇
Hanefilerden imameynin görüşü nedir?
Kurban bazen 4. gün kesilebiliyor.
Zaruret vardır kardeşim.
Hasan Çınar
Bu kısa mesajı, görüşünü teyit edince, kendisine şöyle bir not daha yazdım: 👇
Muhterem Hocam, Aziz Kardeşim,
Acizane 43 sene Mekke oturumlu yaşamış, büyük organizasyonları koordine etmiş bir eğitimci olarak, “zaruret vardır” ifadenize katılamıyorum.
Yeterli eğitimi almış, pratik dil ve uygulama bilgisi olan organize elamanları olduğu sürece aşılamayacak bir zorluk olmadığı gibi vacipleri hazfetmeyi gerektirecek zaruretlerden de asla söz edilemez. Bu ifadeyi 42 yıl Hac organize etmiş, Haccın Fıkhı, Fikri ve Fiili boyutunu çok iyi bilen eğitimci bir insan yazdığını dikkate alırsanız, sağlıklı bir müzakere yerine hissiyata kapı aralamamış oluruz.
İlim emanettir; Hanefi mezhebinin görüşünü doğru aktardıktan sonra, ruhsat kapısına işaret etmenize de bir itirazım olmaz.
Sizi gıyabınızda sevmiş, takdirini değişik platformlarda beyan etmiş bir eğitimci olarak bu ifadelerimi doğru değerlendireceğinizi umuyorum.
Selam, dua ve muhabbetlerimi bildirir; Allah’a emanet olmanızı dilerim. 05.06.2025 OF
Ahmet Ziya İbrahimoğlu
Yazılarımın hüküm ihtiva edenlerini, bir kaç arkadaşla istişare etmeden yayınlamamaya dikkat etmeye çalışırım. Bu meyanda icazetli hocalarımızdan muhterem Süleyman Ramazanoğlu Hocamıza mesaj yollayıp görüşünü sordum: 👇
SelamünAleyküm Süleyman Hocam,
Ankara müftüsü Hasan Çınar Hocanın yazıp guruplarda paylaştığı Hacla ilgili bir notu üzerine, kendisine cevabi bir not yazdım.
Verdiği cevabı, o cevap üzerine yazdığım notu, yukarıda size gönderdim.
Okuyup görüşünüzü kısa da olsa beyan etmenizi arzu ederim.
Selam ve hürmetlerimle,
Ahmet Ziya İbrahimoğlu
Süleyman Ramazanoğlu Hocamızın Cevabı: 👇
Soru: Arafat’tan dönerken şeytanı taşlamadan önce otele geldik. Traş olduk. İhramdan çıkmış olur muyuz?
Cevap: Evet, olursunuz. İhramdan çıkış, yani tehallül iki kısımdır;
Birinci Tehallül; Arafat’tan döndükten sonra ister şeytanı taşlasın ister taşlamasın, traş olmakla gerçekleşir. Kişi ihramdan çıkmış olur. Artık cinsi birleşme hariç diğer yasaklar kalkmış olur. Yani elbise giyme, traş olabilme, tırnak kesme vb yasaklar kalkar.
İkinci tehallül ise; ziyaret tavafı ve yapmamışsa sa’yini yaptıktan sonra gerçekleşir. Artık eşler arasında cinsel birliktelikte dahil bütün ihram yasakları kalkmış olur.
Selam ve Hürmetlerimle
Dr. Hasan ÇINAR
Ankara Müftüsü
Ankara Müftüsü
Hasan Çınar hoca sürekli olmasa da ara sıra gördüğümüz kadarıyla umumiyetle isabetli Fetvalar veren bir hoca efendidir.
Ancak yukarıdaki soruya verdigi cevap sizlerin de ifade ettiğiniz gibi hem eksik hem de yüzeysel olmuş, muhtemelen Diyanetle çatışmamak için, bilerek konuya girmek istememiştir.
Soruyu soran kişi muhtemelen Mzdelifeden de sabah namazını beklemeden gece geçmiştir, minaya da uğramadan Mekke-i Mükerreme’ye inmiştir.
Müzdelifede vakfeyi Sabah namazından sonra yapmadi ise bir Vacip terketmiş
Şeytanı taşlamamışsa ikinci Vacibi terketmiş, tertibe uymadığı için üçncü Vacibi terketmiş görünüyor. İfade ettiğiniz gibi haccı olmuştur ama vacipleri terkettiği için, her vacipten dolayı bir kurban kesmesi gerekmektedir.
Anlaşılan Müftü efendi bu konulara girmek istememiş ama olması gereken böyle olmasıdır.
Selam, hürmet ve muhabbetlerimizle.
Allaha emanet olunuz. 05.06.2025
Süleyman Ramazanoğlu Hoca